Son dönemlerde aynı kişinin ölümünün ardından her üç şekilde de taziye mesajları gönderildiğini fark ediyorum. Artık sıkça birbirinin yerine kullanılmaya başlanan bu terimler aslında eşanlamlı değildir.
Eski Diyanet işleri başkanı Süleyman Ateş’in ‘’toprağı bol olsun ve Allah rahmet eylesin’’ terimlerinin izahı; Ölen Müslüman için “Allah rahmet etsin” denilir. “Toprağı bol olsun” tabiri, ölmüş olan gayrimüslimler için kullanılır. Bunun sebebi şudur. Tevbe Suresi’nde, Allah’a ortak koşan (müşrik) ölüleri için af ve mağfiret dilemek yasaklanmıştır. Ayetin asıl kastı, Peygamber’in davetini engellemeye çalışan Mekke ve yöresi müşrikleridir, kitap ehli değildir ama Peygamber’den sonra bir anlam kaydırmasıyla Müslüman olmayan tüm uluslar bu kategoriye sokulmuştur. İşte bu nedenle ölen Müslüman için “Allah rahmet etsin, yani acısın, bağışlasın” diye dua edilirken Müslüman olmayan biri için “Toprağı bol olsun” denilir.
Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Ankara Temsilcisi ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Yenimahalle Pir Sultan Cemevi Dedesi Cemal Şahin’in ‘’Hakka Yürümek’’ izahı; Alevilikte: “Hakk ile bir olmak”, “Hakk ile Hakk olmak” ve “Hakk’tan geldik, Hakk’a gidiyoruz” gibi deyimler vardır. O nedenle, Alevilik geleneğinde bir kimse ölmez; o kişi için “öldü” denmez, “Hakk’a yürüdü”, “Don değiştirdi” gibi deyimler kullanılır.
Bence herkes ‘’ANADİL’’ine karşı bir sorumluluk sahibidir, onun inceliklerini bilmek ve uygulamakla yükümlüdür. Anadilimizin böylesi inceliklerini, zenginliklerini tırpanlamamak lazım, çünkü bundan sonraki aşamada ‘’Türkçe fakir bir dildir’’ demek gafleti gelir