Category Archives: Yemek Tarifleri

BENİ GENE BİR AŞURE TELAŞIDIR ALDI, KENDİ KÜÇÜK LEZZET SIRLARIMLA PİŞİRDİĞİM AŞURE TARİFİ

Bu yıl aşure günü Ekimin 11’i Salı gününe denk geldi.

Benim için  yılın ilk aşuresini yapmak diğerlerinden biraz daha uzun süreli bir iştir, çünkü nohut, kuru fasulye ve buğdayı toplu halde haşlarım. Aşureden artan  malzemeleri daha sonra kullanmak üzere buzluğa koyarım.

Pazar günü akşamından birer paket nohut, kuru fasulye ve buğdayı suya koyup, pazartesi sabahı hepsini bir biri ardınca düdüklü tencerede haşlayarak bu sabahki işimi kolaylaştırmış oldum. Dün ayrıca kuru yemiş alış verişi yapıp, kestaneleri de haşlayıp, kabuklarını soydum. Bu gün işim nispeten  kolaydı.

 

Bu sabah bir büyük bardak buğday, yarım bardak nohut ve yarım bardak kuru fasulye ve akşamdan suya koyduğum 3 kaşık pirinci, 10 bardak su ve bir  silme tatlı kaşığı tuz ekleyerek 3 saat boyunca kaynattım. Her yarım saatte bir karıştırarak suyunu kontrol ettim. Kaynatma işlemi 2.5 saat olduktan sonra ¾ bardak toz şeker ekledim. Bundan sonra tencerenin altı tutmasın diye yanından ayrılmadım.

Bu son yarım saatte gün kurusu kayısı, vişne kurusu ve kan üzümü kurularını bıçakla biraz doğrayarak, kuş üzümü ve sultani üzüm kurularını ise doğramadan  ayrı kaselere koyup, üzerlerine sıcak su döktüm. Yarım saat sonra bu malzemeleri sıkarak iyice sularından arındırdım.

Kararmaması için son dakikada 2 adet yeşil elmayı küp şeklinde doğradım.

Bu verdiğim ölçü ile 10 kase aşure çıkıyor.  Her bir kasenin içine eşit miktarda  elma küplerini, üzüm, kuş üzümü, kan üzümü, kayısı kurularını, dolmalık fıstık ve haşlanmış kestane koydum.

Keselere bundan sonra tuz ve şekerle haşladığım bakliyat karışımını döktüm. Küçük bir kaşıkla her bir kasenin içindeki malzemeleri alt üst ettim. Biraz soğuyup üzerleri kabuklanınca kaselerin üzerini dolmalık fıstık, ceviz, kaju, fındık ve nar taneleri ile süsledim.

Oldukça güzel bir aşure oldu.

 

Bakliyatı haşlarken tuz koyunca bakliyatın lezzeti çok daha belirgin ortaya çıkıyor. Eğer tatlı kaşığı ile tuz koymaya çekinirseniz en azından silme bir çay kaşığı tuz mutlaka koyunuz.

Meyvelerin tahıl ve bakliyatla birlikte  pişirilmemesi aşurenin renginin kararmasını engelliyor. Malzemelerin her kaseye eşit dağılmasını sağlıyor. Ayrıca eğer mesela aşurede üzüm sevmeyen birisi varsa onun kasesine koymayabiliyorsunuz.

Aşurede su tadı olmaması için sıcak suya koyup yumuşattığınız meyvelerin sularını iyice sıkmaya dikkat etmek lazım.

Aşure yaparken içine elma koymanın pek alışılmış bir şey olmadığını biliyorum ama çok taze bir lezzet ekliyor, denemenizi öneririm.

Bir daha aşure yaparken mutlaka sarı kurutulmuş kayısı ve Antep fıstığı da kullanarak daha renkli bir görünüm elde etmeye, kuru meyveleri ise eğer çok sert değillerse daha küçük doğrayıp, hiç sıcak suya koymamaya karar verdim.

Renk cümbüşü için narenciye kabuğu rendesi de eklenebilir.

14681722_1260863800604703_5816130689534204328_n
Bakliyat ölçmek için ölçü bardağı kullandım.
14729245_1260863613938055_6700919321184344068_n
Malzemeleri hazırladım
14729337_1260863367271413_8452198116016980246_n
Bunlar ıslattığım malzemeler
14720556_1260863330604750_1572861220704510223_n
Elmalar son dakikada soyuldu
14642260_1260863273938089_695709439496536534_n
Malzemeler kaselere dağıtıldı
14713789_1260863303938086_6923563529552452573_n
Aşurenin pişen kısmı
14725489_1260863247271425_1739495039067430533_n
İçine kuru yemişler eklenmiş kaselere aşure döküldü Aşure bu usulle hiç kararmaz
14657302_1260863213938095_3564191726426857201_n
Üzeri süslendi, lezzet ve kıvamı çok güzel, bir daha üstüne daha fazla renk atıcağım

14700749_1260863183938098_1903781992408565876_o

BİRKAÇ KIRMIZI ŞERBET ÖRNEĞİ, TÜRK MUTFAĞININ GELENEKSEL TARİFLERİNE KÜÇÜK DOKUNUŞLAR

 

 

Hazır alınan asitli içecekleri tüketmeye mahkum değiliz, bizim mutfağımızda ayrandan şıraya, limonatadan pancar suyuna,  bir sürü özgün içecek çeşidi var. Son zamanlarda unutulmaya yüz tutan bu otantik içeceklerimizin biri de şerbet.

Şerbet kabaca meyve içerikli tatlı bir içecek diye tanımlanabilir ve çeşitlerini saymakla bitmez. Bir çok meyveden,  çiçekten şerbet yapılabilir, istenilen baharatlar eklenebilir. İçine şeker yerine bal katılabilir ki, asıl otantik şekli ballı olan şeklidir. Yani isteyen istediği şekilde şerbet yapabilir.

Continue reading… →

AYŞENUR’DAN PATLICANLI, NOHUTLU TORTİLLA BÖREĞİ; VEGANLAR İÇİN GÜZEL BİR TARİF

Son zamanlarda epeyce yemek programı izliyorum, o nedenle tortilla böreği dedim, yoksa pek ala bildiğiniz atadan deden kalma usul yufka ile de yapılabilir.

Önce patlıcanlar közlenir ve kabukları çıkartılır ( isteyen bunu da hazır alabilir elbette). Yemeklik doğranmış soğanlar biraz sıvı yağda yumuşayana kadar sotelenir. Tuz, isteğe göre karabiber ve acı pul biber eklenir. Zahter de çok yakışıyor.

Bundan sonra tavaya közlenmiş patlıcanlar ve haşlanmış nohutlar katılır. Suyunu çekine kadar pişirilir, bu arada nohutlar da kaşıkla bir miktar ezilse iyi olur.

Tortillalar ya da yufkalar zeytinyağı ile karıştırılmış tahin ile ıslatılır. Hazırlanan iç malzemeler tortillalara koyularak dürüm şeklinde katlanır. Üzerlerine biraz daha tahinli yağdan sürülür, en üste susam dökülerek börekler fırına verilir. Üzerleri kızarana kadar pişirilir.

Çok lezzetli bir börek olan ve tamamen Orta Doğu malzemeleri ile yapılan, bu böreğe biraz da Asya esintisi vermek isterseniz zeytinyağı yenine susam yağı, zahter yerine köri kullanabilirsiniz.

Çok güzel bir börek oluyor, özellikle de vejetaryen ya da vegan beslenmeyi seçenler için çok kolay bulunacak malzemelerle çok besleyici bir börek.

DSCF2647
Tahin ve zeytinyağı karışımı
DSCF2648
Soğanlı, nohutlu, zahterli, patlıcanlı iç malzeme
DSCF2649
Dürüm ekmekleri tahinlendi
DSCF2650
İç malzemeler eklendi
DSCF2651
Vegan dürümler yapıldı, böyle bile yemek mümkün
DSCF2652
Dürümlerin üzeri cilalandı
DSCF2653
Susamlandı
DSCF2654
Va-la, afiyet olsun

BU DA BİR RİZE KLASİĞİ, KEL SİMİT

Rize simidi çok ilginçtir, üzerinde susam filan olmaz, bu nedenle susamlı simide alışmış gözlerimize kel gibi görünür. Bu çeşit simit  muhtemelen pastacılıkları ile ünlü Hemşinlilerin uyguladıkları bir usuldür. Simit tezi iken çıtır çıtır olur, ertesi gün ise diş kıracak kadar sert olur. Ama biraz ısıtılınca yine taptaze bir hale gelir.

Bu sabah simit almak için gittiğimiz fırında simitlerin fırından çıkmalarını bekledik.

Simitler fırına büyük tepsilerde getiriliyor. Bu halkalar sanırım tuzlu bir suda haşlanıp hemen ardından pekmez katılmış bir başka suya batırılıyor. Bundan sonra çıkartılıp, birkaç dakika bekletilip fırına atılıyor.

Sonra da çıtır çıtır kel simitler ortaya çıkıyor.

13558967_1179112055446545_3069558553224039469_o
Simitler böyle geliyor
13620820_1179112425446508_361919433247234606_n
Önce suda haşlanıp hemen çıkartılıyor
13620899_1179112415446509_4436479722365416883_n
Sonra bu şerbetli suya daldırılıp tekrar çıkartılıyor
13600116_1179112452113172_2244676137035116779_n
Pekmezli sudan çıkan simitler bir kaç dakika dinlendiriliyor
13613402_1179112308779853_1209473519483036142_o
Derhal fırına atılıyor
13568926_1179112278779856_5215273714434451263_o
Fırında güzelce pişiyor
13557966_1179112392113178_853939678506246878_n
Hop tezgaha
13567267_1179112495446501_5021090680665676306_n
Hemen paket

13502788_1179112172113200_3758254677313682729_o 13584751_1179112212113196_4541098161695824316_o 13585095_1179112348779849_896530647935379726_o 13613134_1179112145446536_8566906119552863733_o 13613306_1179112095446541_8034734784068501205_o 13613330_1179112248779859_7932348101983683961_o 13620237_1179112375446513_3360397696764782694_n

FASULYE TAVA VE ÇEŞİTLEMELERİ, BİR TRABZON KLASİĞİ

Karadeniz mutfağında en sık kullanılan sebzelerden biri  tartışmasız fasulyedir. Karadeniz kadınının öyle uzun uzadıya mutfakta uğraşacak zamanı da olmaz,   hızlıca sofraya lezzetli bir şeyler koyması gerekir. Trabzon’da sıkça yapılan ve kahvaltıda bile yenilen fasulye tava ve çeşitlemeleri benim en çok sevdiğim sebze hazırlama şekillerinden birisidir.

Continue reading… →

Zekerriya Aşuresi

aşure

 

VEGAN ZEKERİYYA AŞURESİ

Türk mutfağında aşurenin çok önemli bir yeri vardır. Başka hiçbir yemeğe (ekmek hariç) bu kadar derin bir dini değer atfedilmemiştir.

Aşure deyince akla  her şeyden önce muharrem ayının onuncu gününde alevilerin  12 günlük orucunun bittiği ve aşure yapılarak komşulara dağıtıldığı gün akla gelir. Aslında geçen kıştan kalan malzemelerin bitirilip kilerin boşaltıldığı bir kış sonu yemeğidir. Bundan sonra artık bereket mevsimi gelecek ve topraktan yeni malzemeler alınacaktır.

Continue reading… →

Show Buttons
Hide Buttons